Kocaelispor’un bir kez daha 2.Lig Play-Off maçlarında elenmesi camiada büyük bir kesimin sinirlerini oynattı.

Tahammül sınırlarını aştı.

Eleştiriler, tepkiler çığ gibi.

Elbette bütün eleştirilerin ve tepkilerin odağında geminin kaptanı olan Başkan Bahri Yavuz bulunuyor.

Öfke o kadar büyük ki, bizim grupta final oynanıp, 2.Lige çıkan takım belli oldu (Bizi de eleyen Yeni Çorumspor) ama Yavuz hala yerden yere vuruluyor.

Tepkilerin en büyük nedeni ise transfer yasağını açamayıp, bizi bu dar kadroyla beklenen sonuca mahkum etmek olarak gösteriliyor.

Mutlaka bu kadronun takviyelere ihtiyacı vardı. Artık futbol kariyerlerini en azından bu seviyede tamamlamış gözüken ve Başkan Bahri Yavuz’un serenat yaparak bu takıma getirdiği Hamza’yı, Sinan Pektemek’i gelecek sezon da taraftarın karşısına çıkarmak zulümden başka bir şey olmayacaktır.

Genç oyuncularımızın arasına daha dinamik isimler alınması şarttır.

...

Kocaelispor’da bugün yapılan eleştirileri bu açıdan makul ve anlayışla karşılamak gerekiyor.

Tamam, Başkan Bahri Yavuz çok büyük işler başardı. Kocaelispor’u kapanmaktan kurtaran Orhan Görsen’in ardından takımı amatör kümeden alarak yeniden profesyonel lige çıkardı.

Bugün yaklaşık 700 milyon TL’lik borçla Süper Ligden düşen Bursaspor belki de kapanacak. Yerine, “Yeni Bursaspor” diye bir takım kurulacak.

Bahri Yavuz, birilerinin el koyup, artık bizim dediği, sahasında antrenman yapılmasına bile izin vermediği KEV tesislerini aldı.

Burayı belediyeye devredip, Kocaelispor’un borçlarını kapattı. Orijinal Kocaelispor’un kapanmasına izin vermedi.

Bugün Türkiye’nin devlete borcu bulunmayan ender kulüplerinden biriyiz. Artık kasamıza federasyondan, Spor Toto’dan para girebilecek.

Bunlar güzel şeylerdi. Hepimiz alkışladık. Ama bütün bunlara rağmen futbol sonuç oyunudur. Bunca zahmetin bir de karşılığı olması, sportif başarının da artık gelmesi gerekirdi.

Geçen yıl kazaydı diyebiliriz ama bu yıl yeni stadımıza da kavuşmuşken, hem transferi açmak, hem de şampiyonluğa daha iyi hazırlanmak için elimize geçen fırsatları ne Başkan Yavuz, ne de yöneticiler yeterince zorlamadı.

Yavuz, bu konuda ağır kaldı. Kendini yalnızlaştırdı. Şimdi bu açıdan eleştiriliyor diye kimseyi düşman ilan etmeye gerek yok.

Başta da belirttiğim gibi Yavuz’a yönelik bu eleştirileri anlayabiliriz.

Anlamsız olan Yavuz üzerinden Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın eleştirilmesidir.

Büyükakın’ı, Yavuz’u destekliyor, devam etmesini istiyor diye topun ağzına koymak doğru değildir.

Kocaelispor, ne çektiyse kenti yönetenlerin ilgisizliğinden çekti.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesini 14 yıl boyunca yöneten İbrahim Karaosmanoğlu yıllarca bu kulübü gönülden sevsin diye uğraştık.

Her hafta doğa yürüyüşlerine gösterdiği ilginin 10’da 1’ini Kocaelispor’a göstersin diye uğraştık. Ama başaramadık. Bunun bir nedeni de gelen yöneticiyi, başkanı beğenmeyip, topeyekün saldırmaktı.

Allah aşkına, İbrahim Saral bugün takımın başında olsaydı, durumumuz böyle mi olurdu?

Şimdi Tahir Büyükakın var. Karaosmanoğlu’nun tam tersine maçlara gelmeyi, taraftarın coşkusuna da, hüznüne de ortak olmayı seviyor.

Geçmişte, genel sekterliği döneminde Kocaelispor’un UEFA’dan çizik yemesini engellemişti. Seçilip, Başkan olduktan sonra ilk işi Kocaelispor’un tesis sorununu çözmek oldu.

Geçmişte Karaosmanoğlu’na yaptıklarımızı, şimdi Büyükakın’a yapmayalım.

Bahri Yavuz’a kızıp, Tahir Büyükakın’ı Kocaelispor’dan uzaklaştırmayalım.

Futbolda başarı bir gün mutlaka gelir.

Transfer yasağını açmak, mutlak başarının tek anahtarı da değildir. Buna en iyi örnek yine biziz. Süper Lig’e çıktığımız sezon 40’ın üzerinde transfer yaptık. Sonuç, küme düşmek oldu.

Üstelik ardında bugünkü transfer yasağına neden olan futbolcu ve teknik adamlara olan borç yüküyle amatöre kadar geriledik.

Açıkçası o günleri düşününce gözlerimi kapatıp, bugünkü takıma yine de razı olurum diyorum.

Yeter ki, Yavuz’u eleştirirken bu kentin yöneticileriyle kurulan bağlar tekrar kopmasın. Yeniden başa dönmeyelim. Kocaelispor’un menfaati için biraz daha sabırlı ve anlayışlı olalım.

İsimler üzerinden yola çıkarak bu kentin yöneticileriyle kurulan bağları bir kez daha koparmak, Kocaelispor’u tamamen yalnızlığa itmek olur. Buna bir daha izin vermeyelim.