Kocaeli Ticaret Odasında (KOTO) geçen yıl bu zamanlarda kongre heyecanı yaşanıyordu.

15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra KOTO’yu tükenişin eşiğinden alarak yeniden itibar ve güven kazandıran Meclis Başkanı Akın Doğan ile Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Bulut’un karşısına Erdoğan Yılmaz çıkmış, aday olmuştu.

Yaptığı iş değildi, KOTO’yu yeniden ayağa kaldıran bu ekibe karşı böyle bir dönemde rakip olmak doğru bir girişim olmamıştı. 

Ama hiç kimse Erdoğan Yılmaz’ın 22 komitenin tamamında seçimi kaybedeceğini, diğer bir ifadeyle Necmi Bulut ve ekibinin tulum çıkaracağını da tahmin etmiyordu.

KOTO üyeleri, 15 Temmuz’dan sonra dönemin valisi ve belediye başkanlarının sırtını döndüğü, kaderine terk ettiği bu ekibe vefasını göstermişti.

Aradan bir yıl geçti. Zaman zaman kısır çekişmeler, tatsız tartışmalar yaşansa da KOTO’nun yukarı yöndeki ivmesi bence devam ediyor.

Başkan Bulut ve ekibi, geçen yıl kazandıkları tarihi zaferin ardından gücün esiri olabilir, “Bize kim hesap soracak?” diyebilirdi. 

Bu güçle herkesi kendine biata zorlayıp, biat etmeyen bertaraf olur diyebilirdi. 

Ama yakın geçmişte yaşanan olaylar göstermişti ki, çevrenizi saran güven çemberi bir kez sarsılırsa yerine koyması çok zor oluyordu.

Bu nedenle Başkan Bulut ve ekibi hiçbir zorlama ve mecburiyet olmamasına rağmen geçen bir yılın hesabını vermek, daha doğrusu yapılan projeleri anlatmak için basın mensuplarının karşısına geçti.

KOTO binasında, Başkan Necmi Bulut ile Meclis Başkanı, değerli ağabeyim Akın Doğan ve çok değerli yönetim kurulu üyelerinin ev sahipliğinde her ayrıntısı düşünülerek hazırlanmış mükemmel bir programa katıldım.

Programda Başkan Necmi Bulut, açılış konuşması yaptı, yönetim kurulu adına sevgili Murat Barış projeleri anlattı. 

Bulut’un KOTO üyeleri için yapılanları anlattığı konuşmasında benim için en önemli kısım, “Birgün bu koltuklardan kalktığımızda şehrin sokaklarında dolaşacak yüzümüz olması gerektiğini bilerek çalışıyoruz. Hasan, Hüseyin değil, KOTO’nun adını büyütmek istiyoruz” sözleriydi.

Bununla birlikte önümüzdeki dönemde kentin sorunlarıyla ilgili daha çok söz hakkı kullanacakları, özellikle kentsel dönüşüm konusunun takipçisi olacaklarını da söyledi.

Bu kentin iki büyük sivil toplum kuruluşu var. Bunlardan biri KOTO diğeri KSO (Kocaeli Sanayi Odası).

KOTO onca badireler atlatmasına, depremler yaşamasına rağmen bugün hala bu şehir için en büyük umut kaynağıdır.

KSO, Başkan Ayhan Zeytinoğlu döneminde bu kentten koptu. Zeytinoğlu’nun kendi entellektüel dünyasının bir parçası haline geldi. 

Oysa geçmişte Yılmaz Kanbak dönemini hatırlıyorum. Böyle miydi?

KSO bu şehrin sosyal hayatı içinde hep vardı. Önemli konularda söz sahibiydi. 

KSO, hala işlevini devam ettirse bu şehirde sanayi fuarları son bulur muydu?

İyi ki zamanında birileri Şahabettin Bilgisu Çevre Ödüllerini Zeytinoğlu’na miras bıraktı da, Türkiye İstatistik Kurumu verileri dışında konuşacak konusu oluyor!

KOTO’nun, yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen hala kentin sorunları üzerine sorumluluk hissetmesini bu açıdan önemsiyorum.

Projeler hakkında Murat Barış’ın yaptığı konuşma da etkiliydi. 

KOTO’nun geçen bir yılda üyelerine sağladığı kredi destekleri, ihracat çalışmalarına öncülük etmesi, danışmanlık hizmetleri gibi konularda çok akıcı ve düzgün bir konuşma yaptı.

Belki bana öyle gelmiş olabilir ama Barış’ın konuşmasında sanki takıldığı, yutkunarak konuştuğu bir konu vardı; Kocaelispor.

Çok iyi bir Kocaelisporlu olan Murat Barış, Kocaelispor’un hep yanında olduk, destek verdik diye başladığı cümlesine, “Maçlarına gittik, üyeler yaptık” diye devam ederken sanki sesi bir miktar kısıldı.

Elbette O da biliyordu ki, KOTO gibi dev bir kurumun Kocaelispor’a yapacağı katkı bununla sınırlı olmamalıydı.

Kocaelispor bu sezon Hyundai firmasıyla göğüs reklamı anlaşması yaptı. Bu anlaşmanın yapılmasını Kocaelispor Başkanı Bahri Yavuz tek başına sağladı. Halbu ki, bu işleri KOTO’nun bitirmesi, kimseye iş bırakmaması gerekirdi.

İnanıyorum ki, ilerleyen süreçte bunlar da olacaktır.

Murat Barış o kürsüden, “Kentimizin markası Kocaelispor’a katkı sağladık” derken haykıracak, “Kimse yoksa biz varız, Kocaelispor’u kimseye bırakmayız” diye göğsünü gere gere konuşacaktır.

KOTO zor günlerden geçti. Bu süreçte bunlara ayıracak vakit olmamış olabilir. Artık yeni bir dönem başlıyor. Siyaset değişiyor, gündem değişiyor.

Bu yeni dönemde KOTO’nun daha fazla söz sahibi olmak için fırsatı var. 

Birlik ve beraberlik içinde en zor dönemleri aşan KOTO’nun, yeni dönemde de adından sıkça söz ettireceğini düşünüyorum.