Savaşlar, depremler ve şimdi de Korona Virüsü. Bir haftadır gündemde. Kabus gibi. “Sadece filmlerde olur” böyle şeyler derken, yaşamımızın ortasında Çin’den çıkageldi. Kafalar karışık. 

Her bir felaket can alıyor, can yakıyor. Depremlerin önüne geçilemiyor, doğa olayı.. Ancak doğru önlemlerle az kayıplar verilebilir. Savaşlar.. ülkelerarası strateji. Buna da dur denilebilir. Arabulucularla barışlar sağlanabilir. Yani çözümler için ihtimaller vardır. 

Ancak ülkelere yavaş yavaş sıçrayan virüsün kesin çözümü şu an için bulunamıyor. Neler yapılabilir. Herkes kendi uzmanlık alanında yorumlar yapıyor. Bilimsel kanıtı yok ama biyolojik saldırı iddiaları bile gündeme geldi. Toplumu yanlış yönlendirmeye yönelik olduğunu düşünüyorum. Böyle bir saldırı olmadığı ispatlandı zaten. 

Vatandaşlarımızla birlikte diğer bazı ülke vatandaşların da aralarında bulunduğu kargo uçağıgeldi. Koca Yusuf operasyonu başarıyla tamamlandı. Sıkı önlemler alındı, bu doğrultuda. Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca bizzat açıklama yaptı. Daha önceden kapatılan hastane faaliyete geçirilip Çin’den gelenler burada tedavi altına girdi. Bir süre kontrol altında tutulacaklar. Karantina sonrası hastane yeniden kapatılacak. Sağlık Bakanı Koca, Çin'in Vuhan kentinden getirilen 42 kişinin hiçbirinde en ufak bir hastalık belirtisi olmadığını bildirdi. Görülmemiş kadar sıkı önlemler alındığı ortada. Bilgiler bu yönde  

Aslına bakarsanız bu tür salgınlar her birkaç yılda bir dünyada görülüyor. İlla salgın olmasını beklemeden bunlara karşı yapılacak önlemler belli. Solunum yoluyla bulaşan, küresel boyutta yayılma riski taşıyan Dünya Sağlık Örgütü tarafından acil durum ilan edilen Korona Virüsü için ülkeler kırmızı alarmda. Türkiye olarak an itibariyle şanslıyız.  Şu an bu virüse rastlanmadı. Dışardan gelebilecek olası duruma karşı da önlemler ciddi boyutta alındı. Bunlara inanmak istiyoruz elbette. Tedbiri elden bırakmamak gerekli.  Yayılmaması için her ülkenin ciddi önlemler alması gerekiyor.. Yine de endişelenmemek mümkün değil. Çin’den görüntüler ürkütücü çünkü.,

Sosyal medyada bilgi kirliliği var ve durumu tehdit gibi algılıyoruz. Gündelik hayatımızı sürdürmeliyiz. Toplu taşıma araçlarını kullanıyorsak dikkat etmeliyiz..  Umarım bir an önce tedavisi bulunur, kabus gibi dünyanın üzerine çöken bu illetten kurtulabiliriz. 

Sağlıklı bir hafta diliyorum.