Son aylarda üst üste depremler oluyor. 4.5 ve 5,6 büyüklüğünde, korkutucu. Şimdi de Elazığ ‘da Sivrice merkezli depremin üzüntüsünü yaşıyoruz, ülke olarak. 6.8 şiddetinde. Artçıları sürüyor. Bu yazı yazılırken 35 can kaybı, 1607 yaralı vardı. Enkaz altından 45 kişi kurtarılmıştı.

Depremin ardından yurdun pek çok noktasından arama, kurtarma ve yardım ekipleri bölgeye yönlendirildi. AFAD, UMKE, Kızılay, gönüllü sivil toplum kuruluşları halen çalışmalarını sürdürüyor. Hasar tespitleri yapılıyor.. Geceleri eksi 12 derecede yaşama tutunmaya çalışıyor vatandaşlar.  

Bu üzücü olay yine gösterdi ki, depremden çok binalar öldürüyor. Gezin beldesindeki 5 katlı Mavi Göl apartmanı. 2011 Van depreminde hasar almış ancak binada yaşam sürmeye devam etmiş vatandaşlar. Hatırlarsanız 1999 depreminde İzmit’te, yıllar önce Adapazarı depreminden hasar almış Kocaeli Apartmanı yıkılmıştı, sadece. Niye akıllanmıyoruz, niye dersler çıkarmıyoruz bu yaşananlardan. Bile bile ölüme gidiyor insanlar. TV haber kanallarında gördüğümüz manzaralar ürkütücü. Risk taşıyan binalar var fazlasıyla. Elazığ ve Malatya depremindeki tek tesellimiz can kaybının az olması. Dileğimiz ise kayıpların artmaması.. İletişimin çökmemesi yine bir şans arttırıcı faktörlerden.. Hatırlayın Azize’yle konuşuldu enkaz altından. Önemliydi. UMKE Gönüllüsü sağlık personeli Emine Kuştepe’nin Azize’yle telefon bağlantısı, 8 kişinin kurtarılmasını sağladı

17 Ağustos 1999’da 45 saniye süren 7.4’lük Gölcük depremini yaşayanlar olarak onların ruh halini çok iyi anlayabiliyoruz. Merkez üssü Gölcük olan deprem, Marmara Bölgesi'nin genelinde hissedilmişti. On binlerce bina yıkıldı,  bir o kadarı hasar aldı. 20 yıl geçti ama maalesef, hasarlı olup içinde oturan insanların bulunduğu binalar halen var. Özellikle Gölcük’te.

Elazığ depremi unutulan bazı önemli detayları yeniden hatırlattı diyebiliriz. Unutmamamız gereken bir deprem gerçeği varken neden hala umursamaz yaşıyoruz.. Felaket yaşanmadan önlem almak mümkün değil mi. Örnek, olası bir İstanbul depreminden söz ediliyor. Korkutucu senaryolar üretiliyor. Böyle bir felaket gelmeden binalar yenilenemez mi en azından.

Gönül ister ki Elazığ depremi son olsun. Deprem gerçeği hiçbir zaman unutulmadan canımızın daha az yanacağı önlemler alınabilsin. . Elimizden başka da bir şey gelmiyor.

Depremde yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum.