Gündem belli. Dünyada ve ülkemizde hızla yayılan Korona Virüsü. Bununla başa çıkmanın yollarını arıyoruz. Sıklıkla ellerimizi yıkıyor, toplu ortamlara girmeyip kişilerle mesafeyi koruyoruz. Bu zorlu süreci başından bu yana başarıyla yürüten Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Bilim Kurulu üyelerinin aldığı kararları pür dikkat takip ediyor uygulamaya çalışıyoruz.

Kritik günlerden geçtiğimiz kesin. Ulusça bir sınav veriyoruz adeta. Önceleri, dışarıda korkunç bir bilgi kirliliği vardı.. Neye inanıp, neye inanmayacağımızı şaşırmış durumdaydık. Ama İtalya ve İspanya’da hatta diğer ülkelerde durumlar pek de iç açıcı olmayınca bu bilgi kirliliğini yayanlar da şöyle bir durdu, kendine çeki düzen verdi.

Biz vatandaşlara düşen görevler var. Bakan Koca’nın da üstüne basa basa söylediği gibi kendi kendimize OHAL ilan edersek virüsle mücadelemizde başarı sağlayabiliriz. Haber kanallarını takip ediyorum, alanında uzman isimlerden ne yapıp yapmamamız gerektiğini öğreniyorum. Şahsen ben, televizyonun başında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’dan gelecek haberlere bakıyorum. Bilim Kurulunun ve Bakan Koca’nın bilgi paylaşımlarına inanıyorum. Hızlı tanı kitinin de devreye girmesiyle sürecin daha kolaylaşacağını ön görüyorum.

Dünyaya dönüp bakacak olursak iyi durumdayız. Ama ülkemiz geç tanıştı bu virüsle ve maalesef hızla yükselişte. Nedenlerinden biri kurallara uyulmaması. Vatandaş halen olayın ciddiyetini anlamadı. Mangallar yanıyor, piknikler yapılıyor. Zaman bu zaman değil. Zaman Evde Kalma zamanı..

Elbette sıkıcı, elbette moral bozucu. Ama virüsün daha yaygınlaşmaması için kendimizi, sevdiklerimizi izole etmeliyiz. Özellikle söz dinlemeyen büyüklerimiz. Sonunda cezayı aldılar. Onlara evden çıkma yasağı geldi. Park, bahçe ve açık alanlarda dolaşmak 65 yaş üstü ve kronik hastalar için yasaklandı. Çünkü önü alınamadı. 24 Mart itibariyle 37 can kaybımız var. Hasta sayısı bin 529’a ulaştı. Çoğunluğu yaşlı.

Evet; Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ardından Avrupa’ya yayılan daha sonra ülkemizde de görünen COVİD-19 korona virüsüne karşı alınacak önlemler ortada. Toplum olarak üzerimize düşen görevler var ve yerine getirmemiz gerekiyor. Neler yapmalıyız peki. Öncelikle panik havamızı yok etmeliyiz. Sağlıklı beslenip, uyku düzenimizi bozmamalıyız. Virüslere karşı bağışıklılığımızı güçlendirmeliyiz.

Duyduğumuz güzel haberler gelmeye başladı. Çin’de yayılma hızı 4 aya yakın mücadele sonrası biraz durdu. İyilikle sonuçlanan Pozitif vakalar var, öte yandan ölümlerde azalma görülüyor. Bunlar umut verici haberler.  

Bugünler elbet böyle geçmeyecek. Kafalar karışık, çok soru var. Ama cevaplarını Bilim Kurulu’ndan sağlıklı bir şekilde almaya devam edelim. Sağduyulu olup hükümetin aldığı kararlara uyalım. Takipte kalırsak ve de inanırsak bu illetin hızla yayılmasını önleyebiliriz.. Uzmanlar 1 aylık kritik dönemden söz ediyor. Biraz sabır. Başarabiliriz.