Psikolojimiz mi bozuldu
Terör, şehit haberleri, kadın cinayetleri, siyasi kavgalar, aile arası şiddetler, kaçırılan çocuklar, tecavüze uğrayan kadınlar..
Farkında mısınız bilmem ama, son zamanlarda en çok konuştuğumuz, haberlerde izlediğimiz konular bunlar.
Televizyon kanallarında şimdi gündemde olan; maalesef beklenen ancak hiçbir önlemi alınamayan deprem. Çocuklarımızı geri verin diye haykıran Diyarbakırlı anneler. Hiçbir şey yapılamıyor, sadece hep fikir üretiliyor. Hep tatsız, hep can sıkıcı konular anlayacağınız.
Daha bunlar bitmeden yenileri geliyor. Yan baktın kavga çıkıyor, silahlar çekiliyor. Nasıl bir zihniyettir. Nasıl bir topluluk olduk çıktık. Bir sevgisizlik sergileniyor.
Yaşanan olaylar sonucunda bunları görüyor, bunları hissediyoruz maalesef.
Birlik ve beraberliğin yeniden oluşması için biraz sevgi, biraz hoşgörü göstermek lazım değil mi sizce de. Açın sözlük anlamına bakın. Hoşgörü, sağlıklı insan davranışının göstergesi.
Sağlıklı bireyler olmaktan mı çıktık yoksa. Neler yaşanıyor, psikolojimiz mi bozuldu. Olumsuz birçok davranışın sebebi, yeterince hoşgörülü olamamak sanki. Bunedenle bugünlerde her zamankinden daha fazla hoşgörüye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.
Evde, sokakta, işyerinde, okulda.. Her yerde bir bencillik, anlaşmazlık, güvensizlik, tartışma, kavga. Bir üstün olma çabası. Kimse olumsuzlukların kendinden kaynaklandığını düşünmüyor, kendi hatasını aramıyor. Biraz sabır, çaba, gayret ve fedakarlık. Ne oldu, bu güzel duygulara. Pozitif olmak bu kadar mı zor. Niye zor insan olma gayreti gösteriyoruz.
Hayat şartları da bir etken. Yaşadığımız koşullar çerçevesinde kendimize bir yol çizmeye çalışıyoruz, doğru. Sahip olduklarımızla daha bir yaşam için bu çabamız. Ama bunlar zor insan olmamızı gerektirmiyor. Unutmayalım ki; çocuklarımız, yeni nesil bu toplum kargaşasında büyüyor.
Sevgi dolu, hoşgörülü bir toplum olmayı umut ederek iyi haftalar diliyorum.